Basketbolcunun kaderini belirleyen faktörler...

Güzel bir söze yer vermek istiyorum ; " Bir koçun kaderini karakteri, bir oyuncunun kaderini de alışkanlıkları belirler"

Çok anlamlı ve kesinlikle basketbol için söylenmiş bir söz olmalı. Oyuncunların alışkanlıkları o oyuncunun kaderidir. Her koç da kendi karakterinin antrenörlüğünü ve koçluğunu yapar. Her basketbol takımı ise kendi koçunun yansımanlarından oluşur. saha kenarında küsmüş bir koçu olan savaşçı bir takım olamaz, saha kenarında gevşek,disipliniz bir koçtanda sistem basketbolu oynayan bir takıma sahip olmasını bekleyemezsiniz.

Artık herkesin dililnde bir altyapıdır gidiyor. Altyapıda başarı, altyapıda şöyle böyle... Altyapı nerede başlıyor ? Altyapı basketbola başlama yaşı olan 7-8 yaşında bir sporcunun sahaya attığı ilk adım ile başlar. Spor okulu diyip geçmeyin. Yazının başında söyledim; Alışkanlıklar... Alışkanlıklar işte spor okulunda başlıyor. Spor okulundaki eğitim minik takım / küçük takım eğitimi kadar önemlidir. Burası da ayrı bir " Coaching Point ". İyi bir basketbol koçu spor okulu / A - Takım ayırımı yapmaz. Her yerde her oyuncuya verebileceği bir şeyler olduğuna inancı ile çalışır. A takımdaki oyuncuya nereden nereye "cut" etmesini öğretirken, spor okulundaki çocuğua; biliyorum çok basit gelicek ama ; yüzünü çembere dönmeyi öğretir. Evet öğretir,

İyi bir basketbol koçu spor okulundan itibaren spor okuluna gelen sporculara geleceğin basketbolcu adaylarına " Sporcu gibi yaşamayı " öğretmelidir. İşin temelinde eğer çocuk sporcu gibi yaşamayı öğrenmezse; kendine bakmazsa, derslerine çalışmaz ve disiplinsiz bir hayat yaşarsa kesinlikle ne kadar yetenekli olursa olsun üst seviye bir basketbolcu olamayacaktır.

İşin basketbol ayağına gelince; Spor okulundaki çocuklara genelde hep turnikeyi öğretiyoruz. Turnike atmaya çalışanlar atamayanlar vesaire... Attığın turnikenin reboundunu alıp second shot alışkanlığını geliştirmek için A takım seviyesine gelmesini mi beklemeliyiz ? İstatistik tutulana kadar rebound nedir bilmeyen bir basketbolcu olabilir mi ? Reboundun önemini anlatıyoruz diye düşünenler olabilir, o zaman koç arkadaşlara şunu söylüyorum; Arkadaşlar basketbol sözle/konuşarak öğretilseydi; hepimiz antrenmanlarımızı anfilerde yapardık. Sahaya çıktığınıza göre öğretmek istediklerinizi çocuklara çalıştırın. bırakın laf kalabalığı yapmayı ağdalı kelimeler kullanmayı. Basketbol koçları diye bir lig yok ve asla da olmayacak. Sizin basketbol bilginiz değil, sahada oyuncyulara öğrettiğiniz ve onların yaptıkları sizi başarılı kılıcak. Başarıya giden bu yolda iyi bir koç, her seviyede öğrencilerine yeni bir şeyler öğretebilmeli ve başarıya gidebilmelidir.

Basketbolcu, öncelikle basketbolun ellerin kullanıldığı bir ayak/bacak oyunu olduğunu bilmeli. Sporcu gibi yaşama alışkanlığı kazanmış ; yani kendine bakan sakatlanmayan, düzenli bir yaşama sahip genç basketbolcumuza; temel faktörleri dikkatli bir biçimde iletmeliyiz. Bunlardan bir kaçına kısaca yer vermek istiyorum;

1 - Top tutmak; üstüne saatlerce konuşulur mu ? Konuşulur ama basketbolda topu düzgün tutmak, topu istemek, özellikle topu istemek önemli bir konu. avuç içinin topa gösterilmesi ve top geldiğinde düzgün bir şekilde tutmak. Ayakları yere sağlam basmak. Daha sonra quick hands drilleri ile birlikte ayrı bir makale olur.

2 - Sahada topu nerede alırsan al; yüzünü çembere dön. Günümüzde eurolegue de bile adam topu alıp dibe gidip top kaybı yapıyor. Yüzünü çembere dönse 1000 tane opsiyonu var. Bu alışkanlığı kazandırın gerisi otomatik olarak geliyor zaten.


3 - Communication. Yine güzel bir özlü söz; " iyi takımları duyabilirsiniz,çünkü o takımdakiler devamlı birbirleri ile iletişim halindedirler. Kötü takımları malesef hiç bir zaman duyamazsınız, onlar birbirleriyle asla konuşmazlar." Bir çok maçta,özelliklede işin savunma bölümünde yenen bomboş turnikeleri görünce ne kadar doğru olduğunu anladığınız söz.

4 - Read & React. Savunmayı oku. Evet savunmayı oku. Burası aslında biraz üst seviye yada basketbol tecrübesi ve yaşla ilgili bir konu. Set düzenlerini savunmak kolaydır. Zor olan savunmanın zayıf yerlerine atak eden hücum oyuncusunu savunmaktır.Spor okulundan itibaren öğretilir. İki guruba ayırdığınız öğrenciler aynı hizadan çıkar toplu oyuncudan çembere gitmesini ve savunmanın konumuna göre lay-up / power shoot veya stop shoot atması istenir. İlk haftalarda çarpışırlar, daha sonra savunmaya göre hareket etmeye alışırlar.Ayrı bir başlık konusudur burada kısaca belirttim.

5 - Çok fazla topla oynamak. Basketbolda gerekmedikçe dribbling yapılmaz, atasözünün değişik bir versiyonu. Gerçekten topla çok oynayan oyuncuların top kaybı sayısı çok fazladır değil mi ? Topla az oynayın, ihtiyacınız kadar oynayın,siz değil top koşsun, fazlası zarardır...

6 - Çembere dikey hareket etmek. Bu da spor okulundan itibaren öğretilmesi gereken bir başka konu. Oyuncu topu alır, savunması karşısındadır, kamyon yanaştırır gibi sağa 3 - sola 5 dribbling yapar sırtı dönük oynar. Sırtı dönük oyunu seviyoruz ama spor okulundaki 10-12 yaşındaki çocuğun tam sahayı sırtı dönük oynamasına seyirci kalamayız. Yapamıyor olabilir. Zorlayın. Üstüne gidin biraz aman alacaktır, ama bu alışkanlığı vermeye gayret edin. Topu aldığında yüzünü çembere dönsün ve savunmasını yüz-yüze geçmeye çalışsın.

7 - Pas vermek. Kritik bir konudur. Basit gözükür, Düzgün pas vermek , tam istenen yere pas verebilmek, ve en önemlisi de pas zamanlamasını ayarlayabilmek. Bunu oturtabilmek gerçekten çok zor. Ama iyi bir pasör her koçun takımında görmek istediği bir oyuncu olur.

8 - Game-like condition. Amerikalılar bu şekilde tanımlıyor, maç temposunu yakalamak. Halterciler gider 5-10 saniye içinde kaldırışını yapar. Bizde durum öyle değil. Bizim sporumuz %80 anaerobic bir spor. 40 dk maçın tamamı. 10dk da bir kenara gelip 2' mola yapıyorsun. saha içinde 28m sprint atıp duruyorsun tekrar geri dönüyorsun... Basketbol maçını bence her koç kendi gözüyle analiz etmeli ve yaptırdığı çalışmaları buna göre ayarlamalı. Drillerin temposunu amacını ve zamanlamasını buna göre ayarlamakda fayda var. Ayrı bir makale konusudur.

9 - Desire. İstek, istekli savunma yapmak, geriye koşmak, bir şeyler yapmak için efor harcamak. Kesinlikle bir alışkalık konusu. spor okulundan itibaren tam saha driller de bunu öğretin ! Topu çembere atsın rebound'a girsin alamayınca ölümüne geri koşsun. Geri koşmayı ve savunmayı ödüllendirin. İsteklileri hep önplana çıkartın onları onure edin. Takım düzeyinde basketbolcu olduklarında fark yaratacaklardır.


10 - Önce box-out. Hangi sporcunun ileride hangi boya ulaşacağını kim bilebilir ? Siz siz olun önce sporcularınıza box - out etmeyi gösterin. Neden ve nasıl yapılacağını gerekirse yüz yüze yapılması gerektiğini gösterin. Ben önce rebound u gösterdim daha sonra da box / block - out etmeyi. Ne kadar yapıyorlar ? belki % 20. Ama biliyorlar bi süre sonra otomatik olarak atılan her toptan sonra yanındakini box etmeye başlayacak... Atlamayın üstünde durun.

11 - Savunma bilgisi. Eskiden hep şöyle derlerdi, hücum yetenek ister savunma yürek. Doğru ama eksik. Artık modern basketbolda savunma yürek + bilgi ister. Savunmada toplu oyuncu savunması nasıl yapılır? Topsuz oyuncu nasıl savunulur çalıştığınız yaş gurubuna göre üstüne basa basa öğretin. Temelde ise iyi savunma yapan oyuncuları ödüllendirerek işe başlayın. Spor okulunda 1x1 oynatın, iyi savunma yapanlara 1 tane şeker verin ? Olmaz mı ? Savunma istek işidir. Önce yüreklendirin ve istekli savunmacılarınıza savunma bilgisini aktarın. Master coach'lardan Cem Çağal'ın dediği gibi; Ortaya bir top koyarsanır herkes onu çembere atmak ister kimse atan birine gidip savunma yapmak istemez....

12 - Saha içi disiplini. Zor bir konu aslında genelde sporcuların yaşı ilerledikçe elde ettikleri bir şey gibi gözüksede, daha spor okulundayken topları yere bırak dediğinizde herkes topu yere bırakıcak. Koç her zaman haklıdır. Ayrı bir makale olur.

13 - Yaratıcılık, Basketbol zekası. Tamam adı üstünde basketbol zekası hiçbirimiz insalara akıl veremeyiz. Ama doğru basketbolu ve saha içinde en kısa yolsan sayı atmayı ve gösterilen hareketleri tam olarak uygulanmasını sağlayabiliriz. Bu konuda en etkin yardımcı üst seviyede video toplantılardır. altyapılarda ise free-play oyunları ve özellikle pick&roll olmadan yapılan hücumlarınn üstünde durarak bunu tetikleyebiliriz. Sadece tetikleyebiliriz, gelişip gelişmemesi o oyuncunun yeteneğine kalmış bir durum...































Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Basketbola Özgü Kuvvet Çalışmalarına Giriş

Ana Hatları ile Transition Defense

Temel Basketbol Eğitimi - Atletik Stance - Dribbling - Komut